Kayıtlar

CHP etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

20 y.y. Felsefesi

Varoluşçuluk ve Önemli Temsilcileri Varoluşçuluk, bireyin kendi varlığını ve anlamını yaratma sorumluluğunu vurgulayan bir felsefi akımdır. Varoluşçulara göre, insan varlığı, önceden belirlenmiş bir öz veya anlam taşımaz. İnsan, kendi seçimleri ve eylemleriyle anlam yaratır. Bu nedenle, varoluşçuluk, bireysel özgürlük ve sorumluluğu ön plana çıkarır. Önemli Temsilciler: Søren Kierkegaard: Varoluşçuluğun öncülerinden biri olarak kabul edilir. İnanç, kaygı ve bireysellik üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır. Friedrich Nietzsche: Güç iradesi, Üstinsan ve Tanrı'nın ölümü gibi kavramlarla varoluşçuluğa önemli katkılar sağlamıştır. Jean-Paul Sartre: Varoluşçuluğun en tanınmış temsilcilerinden biridir. "Varoluş özden önce gelir" sözüyle varoluşçuluğun temel tezini özetler. Simone de Beauvoir: Kadınların varoluşsal durumunu ve cinsiyetçiliği ele alarak varoluşçuluğa yeni bir boyut kazandırmıştır. Postmodernizm: Eleştir

Sevdalımız Komünisttir!

Resim
Aylardan Haziran olunca insanın aklında Nazım belirir. Hani üzerine hemen hemen herkesin bir şekilde, ama iyi ama kötü bilgi sahibi olduğunu söylediği, hatta onun üzerinden tonlarca para kazandığı Nazım. Adına konserler düzenlenen, vatan haini ilan edilen, partisinden atılan, sonra da aynı partisi tarafından kültür merkezlerine isimleri verilen, Nazım Hikmet. Kimine göre sadece şairdi o. Kimine göre sadece romantik bir erkek. Kimine göre ise iyi bir gözlemciydi. Peki hangisi gerçekti? Uzun bir hikaye olacak ama koca bir ömrün kısacık anlatılması nerede görülmüş ki? Kendi anlatımıyla… 1902'de doğdum doğduğum şehre dönmedim bir daha geriye dönmeyi sevmem üç yaşımda halep'te paşa torunluğu ettim on dokuzumda moskova'da komünist üniversite öğrenciliği kırk dokuzumda yine moskova'da tseka-parti konukluğu ve on dördümden beri şairlik ederim Yani paşa torunu. Varlıklı bir ailede doğuyor. Yalıda yürümeyi öğreniyor. Bir o yana bir bu yana koşturuyor çocukken. Büyüy