Kayıtlar

20 y.y. Felsefesi

Varoluşçuluk ve Önemli Temsilcileri Varoluşçuluk, bireyin kendi varlığını ve anlamını yaratma sorumluluğunu vurgulayan bir felsefi akımdır. Varoluşçulara göre, insan varlığı, önceden belirlenmiş bir öz veya anlam taşımaz. İnsan, kendi seçimleri ve eylemleriyle anlam yaratır. Bu nedenle, varoluşçuluk, bireysel özgürlük ve sorumluluğu ön plana çıkarır. Önemli Temsilciler: Søren Kierkegaard: Varoluşçuluğun öncülerinden biri olarak kabul edilir. İnanç, kaygı ve bireysellik üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır. Friedrich Nietzsche: Güç iradesi, Üstinsan ve Tanrı'nın ölümü gibi kavramlarla varoluşçuluğa önemli katkılar sağlamıştır. Jean-Paul Sartre: Varoluşçuluğun en tanınmış temsilcilerinden biridir. "Varoluş özden önce gelir" sözüyle varoluşçuluğun temel tezini özetler. Simone de Beauvoir: Kadınların varoluşsal durumunu ve cinsiyetçiliği ele alarak varoluşçuluğa yeni bir boyut kazandırmıştır. Postmodernizm: Eleştir

Ahlat Ağacı ile kendini arayan insanlık / Film eleştirisi

Resim
Ahlat ağacı, armudun soyundan gelir. Yalnız yaşar. Büyük dikenlerinin yanında  küçük ve yamuk meyveleri vardır. Kimseyi yanına yaklaştırmaz. Ağacın şeklide meyveleri gibi yamuktur. İnsanlar ona aşı yapıp armut ağacına çevirmek isterlerse eğer, önce uzamaz sonra da kurur. Yani isyankardır Ahlat ağacı. Nuri Bilge Ceylan’ın sinema filmi Ahlat ağacı 3 saati geçkin bir film olarak sinemaya çekildi. 2018 yılının başında film festivallerine katılmaya başlayan film, daha sonra Haziranın başında halkın gösterimine sunuldu. Normal şartlarda 3 saatlik bir filmin sinema salonu içinde uyumaya götüreceği açıkken, durağan giden bir filmin “acaba bundan sonra ki sahnede ne olacak?” sorusunu merakla bekletmesi olağan dışı bir durumdur. Ancak Nuri Bilge, her zaman ki gibi bu olağan dışı durumu sağlamayı başarıyor. Turizm bakanlığı tarafından 2 Milyon lira hazine ayrılan film, bakanlığın şu zamana kadar verdiği en büyük bütçe olması ile biliniyor. Film, üniversiteden, ilkokul öğretmenliği bölüm

Sen kış uykusundan uyana bildin mi?

Resim
Vicdan, güçlüleri korkutmak için düşünülmüş, korkakların kullandığı bir sözcükten başka bir şey değildir. - Shakespeare Durağan, uzun soluklu filmlerden yahut da aynı mekanda uzun diyaloglu filmlerden bahsederken “Nuri Bilge Ceylan” ismi muhakkak geçer. Bunu “sıkıcı” sıfatı yerine kullanırlar. Öyle ki bu durum artık klişe olmuştur. Ancak bu klişe sözü söyleyenler kişinin yahut toplumun kendi içinde dahi zıtlıklar barındırdığından, dolayısıyla da sanatında bundan bağımsız şekilde düşünülmemesi gerektiğinden pek haberdar değillerdir. Başka bir deyişle,  sinemayı sürekli tek tip halde düşünmek,  sinemadan hiçbir şey anlaşılmadığı anlamını taşımakta. Bu, alışılmış sinemanın diğer her şey gibi sürekli biri yahut birileri tarafından değiştirilmesi, üzerine yeni bir şeyler koyması anlamına gelir. Aynı bilim gibidir bu durum. Tez, sentez, antitez. Charli Chaplin gelinceye kadar sessiz sinemanın pekte tat verdiği söylenemez. “12 Kızgın adam” filmi gelinceye kadar tek bir sahnede dur

Rüzgar yükseliyor (mu?) Bir Hayao Miyazaki film eleştirisi

Resim
Hayao Miyazaki sadece Japonya’da değil aynı zamanda Dünya animasyonunda yaşan bir efsane olduğunu söylemeye gerek yok. Çevrisi yapılmış olan tüm filmlerini bitirmeye çalışıyorum. Her biri ayrı bir ders niteliğinde olan bu animasyonların el çizimleriyle yapıldığını belirtemeden edemeyeceğim. Filmlerinde sınıfsal ayrımlara sıklıkla değinilirken aynı zamanda çözümün insanlıkta olduğunun altı defalarca çiziliyor. Filmlerin bir diğer özelliği ise, klasik animasyon filmlerinden farklı olarak fantastik konuları bile sınıfsal bir çıkarımla ile işleyebilmesi. Yetmiyor, filmlerinde ki kalite düzeyini öyle yükseklere dikiyor ki en sonunda diğer animasyonlarla yarıştırmayı bırakın, Hayao’yu Hayao ile yarıştırmaya başlıyorsunuz. İşte böyle filmlerden bir tanesi de ingilizce orijinal adı “Kaze tachinu” olan, türkçeye ise “Rüzgar Yükseliyor” ile çevrilen 2013 yılı yapımlı film.  Konusuna gelince, Tatsuo Hori'nin kısa öyküsü üzerine olan Kaze tachinu adlı mangadan alan film, Jiro Horikoshi'

Haydarpaşa garında 1941 baharında saat on beş

Resim
Haydarpaşa garında 1941 baharında saat on beş. Merdivenlerin üstünde güneş yorgunluk ve telaş. Bir adam merdivenlerde duruyor bir şeyler düşünerek. Zayıf. Korkak. Burnu sivri ve uzun yanaklarının üstü çopur. Merdivenlerdeki adam — Galip Usta — Nazım Hikmet – Memleketimden İnsan Manzaraları Haydarpaşa garı, sayısız buluşmalara, sayısız ayrılıklara, sayısız mutluluklara, sayısız hasretlere  sebep olan bir yer-di dersem yanlış olmaz. Hayatın kendisiydi Haydarpaşa. Aynı başka tren garları gibi. Bir taraftan iki sevgilinin bir birine kavuşmasını sağlarken, diğer taraftan anne babası ile ayrılmak zorunda kalanları da ağırlamıştı. Yetmemiş, bazen cenazeleri de cenaze sahiplerine ulaştırırken aynı anda mektuplarda buradan ulaşmıştı. Haydarpaşa, bu konuda tek değildi. Başka istasyonlarda böyleydi.  Ancak konu geldiği için söylemeden edemeyeceğim: Haydarpaşa’nın yeri başkaydı. Her ne kadar Osmanlı’nın ilk tren istasyonu  İzmir Alsancak tren istasyonu olsa da… Mesela aklıma ilk gelen,

tatlı tatlı gezme, tatlılarla gezme

Resim
                                           Yolunuz bir şekilde Kocaeli otogarından geçmişse gayet iyi bilirsiniz pişmaniye satıcılarını. Hemen atlarlar otobüse “var mı pişmaniyeeee isteyeeeennn!” diye bağırırlar. Hiç düşündünüz bu pişmaniyenin tarihini? Hatta sadece pişmaniyenin değil, tatlıların tarihini hiç düşündünüz mü? Yemeğin tarihini düşündünüz mü? Neden bunca yıkımın olduğu Ortadoğu denilen bölgenin yemekleri bu kadar güzelken Amerika yahut Avrupa gibi kendini gelişmiş varsayan ülkelerin yemekleri o kadar güzel değil? Çünkü yemek tarihtir. Kültürdür. Avrupa ülkelerinin hemen hemen tamamı haçlı seferlerine katılıp doğunun zenginliklerini çaldıklarını kör Abbas bile bilir. Mesela ilk aklıma gelen Mısır’da ki piramitlerin içinde bulunan lahitlerde dahil olmak üzere pek çok eserin Mısır’dan çok Avrupa’da olması.Her ne kadar sömürgeci devletler, bu bölgede ki Kürt ve Arapların bir kısmını köle yapmış, bir kısmını da öldürmüş olsalar bile çoğunluk elbette ki kendi topraklarında ka

Podcast

Resim
--- Kaliteli içeriklerimizin devam edebilmesi için Patreon linki üzerinden bize bir kahve ısmarlamanız size hiçbir şey kaybettirmeyecekken bize çok şey kazandıracak.   https://www.patreon.com/kitapdedektifiyiz

Youtube Video İndir

Resim
--- Kaliteli içeriklerimizin devam edebilmesi için Patreon linki üzerinden bize bir kahve ısmarlamanız size hiçbir şey kaybettirmeyecekken bize çok şey kazandıracak.   https://www.patreon.com/kitapdedektifiyiz