Polonya’nın güneyinde yer alan Krakow şehri en eski yerleşim yerlerinden birisi. Tarihi, kültürel ve bilim şehri olarak görülmesi, Polonya’nın eski başkenti olması ve Unesco tarafından edebiyat şehri olarak seçilmesi onu ayrı bir değerli kılıyor. Bu değerli şehrin elbette kendine ait hikayeleri, efsaneleri var.
Krakow, Wawel tepesine kurulmuş bir şehir. Kuruluşu hakkında birçok efsane mevcut. Bunlardan en meşhur olanı Wawel tepesinde yaşayan ejderhanın hikayesi.
7. yüzyılda mağarada yaşayan ejderha insanları ve hayvanları avlar, yiyecek bulamayınca her yere ateş püskürterek etrafa oldukça zarar verirmiş. Varlığı büyük bir tehdit oluşturan bu ejderha, yaşayan bölge halkının artık korkulu rüyası haline gelmiş.
Ejderha ile savaşmaktan yorulan bölge halkı, onunla antlaşma yapmaya karar vermiş. Bu antlaşmaya göre belirli zamanlarda kızlarını adak olarak adayacaklarmış. Zaman ilerledikçe adak adayacak sadece kralın kızı Wonda kalmış. Kral Krak kızını adak olarak vermek istememiş ve bu yüzden hemen bir ferman yayınmış; Buna göre, ejderhayı yenecek cesur şövalyeler aranmış ve ödül olarak kızıyla evlendireceğini ilan etmiş. Fermandan haber alan şövalyeler ejderhanın karşısına çıkmış fakat hepsi birer birer yem olmuş.
.jpeg)
Dönemin ayakkabı ustacısı olan Dretewka savaş ve dövüş sanatları bilmiyormuş. Fakat bilgi birikimi oldukça yüksek olduğu için zekice bir plan yapmış. Kralın bu plan çok hoşuna gitmiş ve uygulanmasına hemen izin vermiş. Dretewka kasaptan koyun postları almış ve içini kükürtle doldurmuş. Koyun postları tıpkı canlı koyun gibi gözükmüş. Gece vakti bu koyun postlarını mağaraya gizlice yerleştirmişler. Ertesi gün ejderha bu koyunları yemiş. Sonra vücüdunun yandığını hisseden ejderha Vistula nehrinden kana kana su içmiş. O kadar çok su içmiş ki Vistula Nehri’nde neredeyse su kalmamış. Vucudunun ısısı giderek yükselen ejderha yüksek bir patlamayla parçalara ayrılmış. Dretewka’nın planı başarılı olmuş ve kralın kızı Wonda ile evlenmiş. Bu duruma çok sevinen halk daha rahat bir hayat sürdürerek geniş alanlara yayılmışlar ve günümüz Krakow şehri kurulmuş. Yine bu şehirde ejderha efsanesinden yola çıkarak yapılan heykelin ağzından ateş püskürtmesi ziyarete gelenleri oldukça etkilediğini belirtmek gerek.
12. ve 13. yüzyılları arasında yaşayan tarihçi Wincenty Kadłubek efsaneyi öğrenip ejderhanın yaşadığı mağara hakkında yazılar yazdı. Bu yazılara göre mağara ortaçağda meyhane olarak kullanılıyordu. Yapılan kazı çalışmalarına göre ise mağarada büyük kemiklere rastlanılması efsaneyi biraz olsun doğrulamakta. Efsaneye göre ejderhanın patlaması sonrası derilerinden botlar yapılmış. O kadar ki günümüzde de bu botların yerel dükkanlarda hala bulunabileceği söyleniyor. Dillerden dillere aktarılan efsaneler birçok değişikliğe uğrasa da gerçek hala tarihin sayfalarında gizli. Ejderha teması sadece Avrupa’da değil Asya’da da görülen dünyanın her bir yanına bu efsaneler dağılmış durumda. Hatta ülkemizde Ortadoğu mitolojisi Şahmeran efsanesi yine benzer efsane türlerinden.
---
Kaliteli içeriklerimizin devam edebilmesi için Patreon linki üzerinden bize bir kahve ısmarlamanız size hiçbir şey kaybettirmeyecekken bize çok şey kazandıracak.
https://www.patreon.com/kitapdedektifiyiz
.jpeg)
Yorumlar
Yorum Gönder